Verem hastalarına ilişkin temel verilerin dispanserlerde bulunmasına rağmen bir merkezde toplanmadığı belirtildi. Bunun sonucunda da doğru bilgilere ulaşılamamasına ve hastalığın durumuyla ilgili yanlış bilgilerin aktarılmasına neden olduğu vurgulandı.

Türkiye geneliyle karşılaştırıldığında İstanbul?da ciddi bir verem sorunu olduğu belirtilerek, Türkiye?de tüberküloz hastası sıklığı 100 binde 26 iken, bu rakamın İstanbul?da 2005 yılı için 57 olduğu ifade edildi. Bunula beraber verem tanısında en basit ve zorunlu bakteriyolojik tetkiklerin Adana, Konya, Diyarbakır, Trabzon gibi büyük kentlerde hala yapılamadığı vurgulandı.

Türkiye Ulusal Verem Savaşı Dernekleri Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Ferit Koçoğlu, sağlık kurumlarında uygulanmakta olan performans anlayışının, birinci ve ikinci basamak sağlık kurumlarında veremle savaş mücadelesini riske attığını savundu.

Prof. Dr. Koçoğlu, Verem Haftası dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, verem hastası sayısına, hastaların cinsiyetlerine ve bakteriyolojik durumlarına ilişkin temel verilerin dispanserlerde bulunmasına rağmen bu verilerin bir merkezde toplanmadığını belirtti. Konuyla ilgili doğru bilgilere ulaşılamadığı için birçok kişi ve kurumun, kamuoyuna veremin durumu hakkında yanlış bilgiler aktardığına dikkati çeken Koçoğlu, verem rakamlarının doğru ve düzenli şekilde ortaya konulamamasının aynı zamanda Türkiye?nin uluslararası alandaki saygınlığını zedelediğini öne sürdü.

Prof. Dr. Koçoğlu, sağlık kurumlarında uygulanmakta olan performans anlayışının, birinci ve ikinci basamak sağlık kurumlarında veremle savaş mücadelesini riske attığını iddia etti. Verem savaşı dispanserlerinin gelirleri diğer birinci basamak kurumlarına göre daha az olduğu için burada çalışanların ödeneklerinin azaldığını belirten Koçoğlu, bu durumun sağlık çalışanlarının dispanserlerden ayrılmalarına yol açtığına işaret etti. Koçoğlu ayrıca, göğüs hastalıkları hastaneleri yöneticilerinin, hastaneye fazla kazanç getirmeyecek verem hastaları yerine diğer hastaları yatırmayı tercih ettiklerini, bu durumun, gözetimli tedavi yapılamadığı için dirençli hastaların ortaya çıkmasına zemin hazırladığını savundu. Koçoğlu, bu tür yönetim zaafı ve hatalarının, verem hastalığının artmasına, dirençli olguların çoğalmasına ve bulaşmanın sürmesine yol açtığını vurguladı.

İSTANBUL?DA 6 BİN 433 KİŞİ VEREM HASTASI
Türkiye?de yüz bin kişiden 26?sının, Ankara?da 18?inin, İstanbul?da ise 57?sinin verem hastası olduğuna işaret eden Koçoğlu, buna karşın birçok yerleşim biriminde verem tedavisinin yapılabileceği dispanserin olmadığını, dispanseri olan yerlerde ise nitelikli ve yeterli personel bulmakta sıkıntı yaşandığını öne sürdü.

Koçoğlu, özellikle verem sorununun en yoğun olduğu İstanbul?da sağlık yöneticilerinin acil önlemler almasını istedi.

Öte yandan, verem tanısında en basit ve zorunlu bakteriyolojik tetkiklerin Adana, Konya, Diyarbakır, Trabzon gibi büyük kentlerde hala yapılamadığını bildiren Koçoğlu, verem tedavisi için önemli olan BCG aşısında ve tüberkülin deri testi için kullanılan PPD solüsyonunun sağlanmasında son zamanlarda güçlük çekildiğini belirtti.